Orta Dereceli Kemik Kırığıyla Kasten Yaralamanın Cezası
Orta Dereceli Kemik Kırığıyla Kasten Yaralamanın Cezası Yargıtay Emsal Kararı
TCK’nın 86. maddesinin birinci fıkrasında kasten yaralamanın temel şekli düzenlenmiş olup anılan fıkra uyarınca, kasten başkasını yaralayan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacaktır. Kasten yaralamanın, basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif olması hâlinde ise fail maddenin ikinci fıkrası ile cezalandırılacaktır. Maddenin üçüncü fıkrasında ise beş bent hâlinde kasten yaralama suçunun daha çok cezayı gerektiren nitelikli hâllerine yer verilmiş olup fıkradaki bu bentlerden biri veya birkaçının gerçekleşmesi hâlinde yaralanmanın niteliğine göre fail hakkında birinci veya ikinci fıkralar uyarınca hükmedilen ceza yarı oranında artırılacaktır.
TCK’nın 87. maddesinde ise neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama fiilleri yaptırıma bağlanmıştır. Maddenin üçüncü fıkrasında kemik kırılması hâlinde yapılacak artırım oranı tespit edilirken öncelikle yaralanmanın vücutta kırık veya çıkık meydana getirip getirmediği, getirmiş ise bu kırık veya çıkığın hayat fonksiyonlarına etkisi belirlenmelidir. Burunda meydana gelen lineer kırık ile femur kemiğinde meydana gelen açık parçalı kırığın hayat fonksiyonlarına etkisinin aynı olamayacağının açık olmasına karşın, özel ve teknik bilgiyi gerektiren bir konu olan bu hususun hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözümlenmesi de mümkün olmadığından, böyle bir değerlendirme ancak bilimsel verilere dayanan ve kemik kırıklarını hafif (1), orta (2-3) ve ağır (4-5-6) olarak sınıflandıran istikrar kazanmış adli tıp uygulamaları doğrultusunda düzenlenebilecek tıbbi bir raporla yapılabilecektir. Yaralamanın vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına neden olması hâlinde TCK’nın 87. maddesinin 3. fıkrası uyarınca artırım oranı belirlenirken aldırılan tıbbi rapor doğrultusunda kırık veya çıkığın mağdurun hayat fonksiyonlarına etkisine göre artırım oranı tespit edilecek, ancak bu artırım oranı Kanun’daki düzenlemeye göre en fazla ½ oranında belirlenebilecektir.
Öte yandan; 5237 sayılı TCK’nın “Adalet ve kanun önünde eşitlik ilkesi” başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasında; “Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur.” hükmü getirilmiş, bu düzenleme ile işlenen fiil ile hükmolunan ceza ve güvenlik tedbirleri arasında “orantı” bulunması, böylelikle suç işlenmesiyle bozulan toplum düzeninde adaletin sağlanması için suç işleyen kimseye uygulanacak yaptırımın haklı ve ölçülü olması gerektiği de göz önünde bulundurulacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
…kavga neticesinde mağdurlar … ile …’ın el parmaklarında hayat fonksiyonlarına etkisi orta (2) derece olan kemik kırıkları meydana geldiği olayda; TCK’nın 87. maddesinin 3. fıkrası uyarınca kemik kırığının hayat fonksiyonlarındaki etkisine göre cezanın yarısına kadar artırılabilmesi, adli tıp kriterlerine göre de kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarını etkileme derecelerinin hafif (1), orta (2- 3) ve ağır (4-5-6. derece) olarak sınıflandırılması ve mağdurlardaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarını orta (2) derecede etkileyecek ölçüde olması karşısında; en ağır derecedeki kemik kırığı nedeniyle cezanın yarısına (6/12’sine) kadar artırılabileceği göz önüne alındığında, orta (2) derecedeki kemik kırığı nedeniyle yapılan 1/4 (3/12) oranındaki artırımın makul olduğu ve TCK’nın 3. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesinin ihlal edilmediği kabul edilmelidir. (YCGK – Karar : 2020/146).
BU KONU HAKKINDA UZMANIMIZDAN HEMEN BİLGİ VE DESTEK ALMAK İSTERSENİZ
LÜTFEN FOR YOU BİLİŞİM İLETİŞİM HATTIMIZI ARAYINIZ!..